Çok şifalı bir baharat: Çörek otu
Çörek Otu (Nigella Sativa), Düğünçiçeğigiller ailesinden (Ranunculaceae) tek yıllık bir yıllık bitkidir. Arapçası “Habbetu’s-Sevdâ” olup Peygamberimizin (SAV) bir hadisinde: “Habbetu’s-Sevdâ’da, sâm hariç her hastalığa karşı şifa vardır. Sâm ise ölüm demektir” şeklinde yer almaktadır. Bitki 30 cm uzunluğa kadar büyür ve tohumları, Türkiye, Hint ve Orta Doğu mutfaklarında lezzetli bir baharat olarak kullanılır. Çörek otu Türkiye’de Afyon, Isparta, Burdur, Konya yörelerinde üretilmektedir.
Çörek otu mutfaktaki kullanımına ek olarak tıbbi özellikleriyle de bilinir. Bronşitten ishale kadar birçok hastalık için doğal bir çare olarak kullanımı binlerce yıl öncesine dayanır. Mısır firavunlarının mezarlarında bile rastlanan bu bitkinin antibakteriyel özellikleri mumyalama sürecinde koruyucu olarak kullanılmasına yol açmış olabilir.
Çörek otunun o kadar geniş bir kullanım alanı vardır ki, bazı bitki uzmanları onu “cennetten gelen bitki” olarak adlandırır. Kullanım yerleri, şişmiş eklemlerden astım ve bronşit gibi solunum problemlerine kadar değişir. Çörek otunun ayrıca tip 2 diyabet ve kalp hastalığı gibi kronik durumlara karşı koruma sağladığı söylenir. Bitkiyi tıbbi özellikleri için kullanmak isteyenler, çörek otu yağı, uçucu yağı, özü, tozu veya kapsülleri şeklinde de satın alabilirler. Alınacak en iyi biçim hangi sağlık yararından yararlanmak istediğinize bağlıdır. Örneğin, yağlar ve kremler, cilt hastalıklarını tedavi etmek veya iltihaplanma veya ağrıdan kurtulmak için topikal olarak uygulanabilir. Bu arada, iç iltihabı veya kronik hastalığı önlemek veya tedavi etmek isteyenler için tozlar, haplar ve özler önerilir (1).
Çörek otunun içeriği ve aktif bileşikleri
Tohumların içeriğinde %39 yağ, %23 protein, %15 nişasta, %21,4 lif, %7 su ve %4,3 kül bulunur. Besin içeriğinin bitkinin nerede büyüdüğüne, hasattaki olgunluğuna ve hasat etmek için kullanılan yöntemlere bağlı olarak değiştiği görülmektedir.
Bir araştırma, Bangladeş’te üretilen çörek otu tohumlarının yaklaşık %45 yağ, %20 karbonhidrat ve %20 proteinden oluştuğunu bildirmektedir. Belirli miktarlar açıklanmasa da, potasyum, fosfor, kalsiyum ve magnezyum içerdiği de görülmektedir (2). Başka bir çalışma, tohumların ayrıca az miktarda A, C ve E vitaminleri ile bazı B vitaminleri içerdiğini göstermiştir.
Bitkinin antioksidanları ve diğer faydalı bileşikleri hakkında ise daha çok şey biliniyor. Antioksidanlar, vücudumuzu hücre hasarı ve hastalıklardan korumaya yardımcı olan faydalı bitki bileşikleridir. Çörek otu özellikle polifenol, tokoferol, terpenoid ve terpen ailelerinden gelen antioksidanlar açısından zengindir.
Tüm bu antioksidanlar arasında, terpen ve terpenoid ailesinden bir antioksidan olan timokinon en bol bulunanıdır. Uzmanlar, bu aktif bileşiğin çörek otunun sağlık yararlarının birçoğunun nedeni olduğunu öne sürüyorlar.
Çörek otu ayrıca, doğal kolesterol düşürücü özelliklere sahip iki tür faydalı bitki bileşiği olan alkaloidler ve fitosterolleri de içermektedir (1).
Çörek otunun sağlımıza olan dokuz faydası
1. Antioksidanlarla Doludur
Birçok araştırma, antioksidanların kanser, diyabet, kalp hastalığı ve obezite gibi çeşitli kronik durumlara karşı koruma sağlayabileceğini göstermektedir (2). Çörek otunda bulunan timokinon, karvakrol, t-anetol ve 4-terpineol gibi çeşitli bileşikler, güçlü antioksidan özelliklere sahiptirler (3). Bir test tüpü çalışmasında, çörek otu esansiyel yağının da bir antioksidan görevi yaptığı tespit edildi (4).
2. Kolesterolü düşürür
Kolesterol, vücudumuzda bulunan yağ benzeri bir maddedir. Biraz kolesterole ihtiyacımız olsa da kanımızda yüksek miktarlarda birikebilir ve kalp hastalığı riskini artırabilir. Çörek otunun özellikle kolesterolü düşürmede etkili olduğu gösterilmiştir. Yapılan 17 araştırmada çörek otu takviyesinin hem toplam hem de kötü (LDL) kolesterolün yanı sıra kan trigliseritlerinde önemli düşüşler ile ilişkili olduğu bulundu. Aynı zamanda çörek otu yağının, tohumundan daha büyük bir etkiye sahip olduğu da bulundu. Bununla birlikte, yalnızca tohum tozu iyi (HDL) kolesterol seviyelerini artırmıştır (5). Diyabetli 57 kişide yapılan başka bir çalışma, bir yıl boyunca çörek otu takviyesi almanın toplam ve LDL kolesterolü azalttığını ve HDL kolesterolü artırdığını gösterdi (6). Son olarak, diyabetli 94 kişide yapılan bir araştırma da benzer bulgulara sahipti ve 12 hafta boyunca günde 2 gram çörek otu almanın hem toplam hem de LDL kolesterolü azalttığını bildirdi (7).
3. Kanserle mücadelede yararlı özelliklere sahiptir
Çörek otu kanser gibi hastalıkların gelişimine katkıda bulunabilecek zararlı serbest radikalleri nötralize etmeye yardımcı olan antioksidanlar bakımından zengindir. Test tüpü çalışmaları, çörek otu ve onun aktif bileşiği olan timokinon’un potansiyel kanser önleyici etkilerine ilişkin bazı etkileyici sonuçlar bulmuştur. Örneğin bir test tüpü çalışması, timokinon’un kan kanseri hücrelerinde hücre ölümüne neden olduğunu buldu (8). Başka bir test tüpü çalışması, çörek otu özütünün meme kanseri hücrelerini etkisiz hale getirmeye yardımcı olduğunu gösterdi (9). Diğer test tüpü çalışmaları, çörek otu ve bileşenlerinin pankreas, akciğer, rahim ağzı, prostat, cilt ve kolon kanserleri dahil olmak üzere diğer bazı kanser türlerine karşı da etkili olabileceğini düşündürmektedir (10). Bunlarla birlikte çörek otunun baharat olarak kullanıldığında veya ek olarak alındığında kanserle mücadeledeki faydasını incelemek için daha çalışmaya ihtiyaç olduğu da bir gerçektir.
4. Bakterileri Öldürmeye Yardımcı Olur
Hastalığa neden olan bakteriler, kulak enfeksiyonlarından zatürreeye kadar uzanan tehlikeli enfeksiyonlardan sorumludur. Bazı test tüpü çalışmaları, çörek otunun antibakteriyel özelliklere sahip olduğunu ve belirli bakteri türleriyle savaşmada etkili olabileceğini göstermiştir. Bir çalışmada, çörek otu stafilokokal cilt enfeksiyonu olan bebeklerde topikal olarak uygulandı ve bakteriyel enfeksiyonları tedavi etmek için kullanılan standart bir antibiyotik kadar etkili olduğu tespit edildi (11). Başka bir çalışmada, diyabetik hastaların yaralarından tedavisi zor ve antibiyotiklere dirençli bir bakteri türü olan metisiline dirençli Staphylococcus aureus (MRSA) izole edildi. Çörek otu, örneklerin yarısından fazlasında doza bağlı bir şekilde bakterileri öldürdü (12). Diğer birkaç test tüpü çalışması, çörek otunun MRSA’nın yanı sıra diğer birçok bakteri türünün büyümesini engellemeye yardımcı olabileceğini göstermiştir (13, 14). Yine de insanlar üzerinde yapılan çalışmalar sınırlıdır ve çörek otunun vücuttaki farklı bakteri türlerini nasıl etkileyebileceğine bakmak için daha fazla araştırmaya ihtiyaç vardır.
5. İltihaplanmayı giderir
Çoğu durumda iltihaplanma, vücudun yaralanma ve enfeksiyona karşı korunmasına yardımcı olan normal bir bağışıklık tepkisidir. Öte yandan, kronik inflamasyonun kanser, diyabet ve kalp hastalığı gibi çeşitli hastalıklara katkıda bulunduğuna inanılmaktadır (15). Bazı çalışmalar, çörek otunun vücutta güçlü anti-inflamatuar etkilere sahip olabileceğini bulmuştur. Romatoid artritli 42 kişide yapılan bir çalışmada, sekiz hafta boyunca günde 1.000 mg çörek otu yağı almak, iltihaplanma ve oksidatif stres belirteçlerini azalttı (16).
Başka bir çalışmada, farelerin beyin ve omuriliklerinde enflamasyon indüklendi. Bir plasebo ile karşılaştırıldığında, çörek otu inflamasyona karşı koruma ve inflamasyonu baskılamada etkiliydi (17). Benzer şekilde, bir test tüpü çalışması, çörek otundaki aktif bileşik olan timokinon’un pankreas kanseri hücrelerinde iltihaplanmayı azaltmaya yardımcı olduğunu gösterdi (18). Bu umut verici sonuçlara rağmen, çoğu insan çalışması belirli koşullara sahip kişilerle sınırlıdır. Çörek otunun genel popülasyondaki iltihaplanmayı nasıl etkileyebileceğini anlamak için daha fazla araştırmaya ihtiyaç vardır.
6. Karaciğerin korunmasına yardımcı olur
Karaciğer inanılmaz derecede önemli bir organdır. Toksinleri uzaklaştırır, ilaçları metabolize eder, besinleri işler ve sağlık için çok önemli olan proteinleri ve kimyasalları üretir. Birkaç ümit verici hayvan çalışması, çörek otunun karaciğer hasarına karşı korumaya yardımcı olabileceğini bulmuştur. Bir çalışmada, sıçanlara çörek otu ile veya olmadan toksik bir kimyasal enjekte edildi. Çörek otu, kimyasalın toksisitesini azalttı ve karaciğer ve böbrek hasarına karşı korudu (19). Başka bir hayvan çalışmasında, çörek otunun sıçanları bir kontrol grubuna kıyasla indüklenen karaciğer hasarına karşı koruduğunu gösteren benzer bulgular vardı (20). Bir araştırmada, çörek otunun koruyucu etkilerinin antioksidan içeriğine ve iltihabı ve oksidatif stresi azaltma yeteneğine bağlı olduğu tespit edildi (21). Bununla birlikte, çörek otunun insanlarda karaciğer sağlığını nasıl etkileyebileceğini ölçmek için daha fazla çalışmaya ihtiyaç vardır.
7. Kan şekerini düzenlemeye yardımcı olabilir
Yüksek kan şekeri, artan susama, kasıtsız kilo kaybı, yorgunluk ve konsantrasyon güçlüğü gibi birçok olumsuz belirtiye neden olabilir. Uzun vadede kontrol edilmediğinde, yüksek kan şekeri sinir hasarı, görme değişiklikleri ve yavaş yara iyileşmesi gibi daha ciddi sonuçlara yol açabilir. Bazı kanıtlar, çörek otunun kan şekerini sabit tutmaya yardımcı olabileceğini ve böylece bu tehlikeli olumsuz yan etkileri önleyebileceğini göstermektedir. Yedi çalışmanın bir incelemesi, çörek otu takviyesinin açlık seviyelerini ve ortalama kan şekerini iyileştirdiğini gösterdi (22). Benzer şekilde, 94 kişiyle yapılan başka bir çalışma, üç ay boyunca her gün çörek otu almanın açlık kan şekerini, ortalama kan şekerini ve insülin direncini önemli ölçüde azalttığını buldu (23).
8. Mide ülserlerini önleyebilir
Mide ülserleri, mide asitlerinin mideyi kaplayan koruyucu mukus tabakasını aşındırmasıyla oluşan ağrılı yaralardır. Bazı araştırmalar, çörek otunun mide astarını korumaya ve ülser oluşumunu önlemeye yardımcı olabileceğini göstermiştir. Bir hayvan çalışmasında, mide ülseri olan 20 sıçan çörek otu kullanılarak tedavi edildi. Farelerin yaklaşık %83’ünde iyileştirici etkiler sağlandı ve mide ülserlerini tedavi etmek için kullanılan yaygın bir ilaç kadar etkili olduğu bulundu (24). Başka bir hayvan çalışması, çörek otu ve aktif bileşenlerinin ülser gelişimini önlediğini ve midenin iç yüzeyini alkolün etkilerine karşı koruduğunu gösterdi (25). Mevcut araştırmalar hayvan çalışmaları ile sınırlıdır. Çörek otunun insanlarda mide ülseri gelişimini nasıl etkileyebileceğini belirlemek için daha fazla araştırmaya ihtiyaç vardır.
9. Rutininize eklemek kolaydır
Çörek otunu diyetinize eklemenin çeşitli yolları vardır. Kekik ve soğan karışımı olarak tanımlanan acı bir tat ile Orta Doğu ve Güney Asya mutfaklarında sıklıkla bulunur. Genellikle hafifçe kızartılır ve daha sonra öğütülür veya ekmek veya yemeklere lezzet katmak için bütün olarak kullanılır. Bazı kişiler tohumları çiğ yerler veya bal veya suyla karıştırırlar. Yulaf ezmesi, smoothy veya yoğurda da eklenebilirler. Dahası, çörek otu yağı seyreltilerek kullanıldığında saç büyümesini artıran, iltihaplanmayı azaltan ve belirli cilt rahatsızlıklarını tedavi eden doğal bir ilaç olarak topikal olarak uygulanır. Ayrıca çörek otu takviyeleri hızlı ve konsantre alım için kapsül veya yumuşak jel şeklinde de mevcuttur.
10. Çörek otu herkes için yararlı olmayabilir
Çörek otu birçok sağlık yararıyla ilişkilendirilmiş ve baharat veya çeşni olarak kullanıldığında genellikle güvenli olsa da çörek otu takviyesi almak veya çörek otu yağı kullanmak bazı durumlarda risk taşıyabilir. Örneğin, çörek otu cilde uygulandıktan sonra kontakt dermatit oluştuğu görülmüştür. Topikal olarak kullanmayı planlıyorsanız, ters reaksiyona neden olmadığından emin olmak için önce küçük bir miktar uygulayarak bir yama testi yapmak yararlı olur (26). Ayrıca, bazı test tüpü çalışmaları, çörek otu ve bileşenlerinin kanın pıhtılaşmasını etkileyebileceğini bulmuştur. Kan pıhtılaşması için ilaç kullanıyorsanız, çörek otu takviyesi almadan önce doktorunuza danışmalısınız (27). Ek olarak, bazı hayvan çalışmaları, çörek otunun hamilelik sırasında güvenle tüketilebileceğini bulsa da, başka hayvan çalışmaları, yağın büyük miktarlarda kullanıldığında rahim kasılmalarını yavaşlatabileceğini tespit etti (28, 29). Bu açıdan hamilelerin ölçülü kullanması ve herhangi bir endişe varsa doktora danışması uygundur.
Not: Bu yazının hazırlanmasında Rachael Ajmera tarafından yazılan “9 Impressive Health Benefits of Kalonji (Nigella Seeds)” başlıklı makaleden yararlanılmıştır. https://www.healthline.com/nutrition/kalonji-nigella-seeds
Kaynaklar:
- Hannan, M. A., Rahman, M. A., Sohag, A. A. M., Uddin, M. J., Dash, R., Sikder, M. H., Rahman, M. S., Timalsina, B., Munni, Y. A., Sarker, P. P., Alam, M., Mohibbullah, M., Haque, M. N., Jahan, I., Hossain, M. T., Afrin, T., Rahman, M. M., Tahjib-Ul-Arif, M., Mitra, S., Oktaviani, D. F., … Kim, B. (2021). Black Cumin (Nigella sativa L.): A Comprehensive Review on Phytochemistry, Health Benefits, Molecular Pharmacology, and Safety. Nutrients, 13(6), 1784.
- Pham-Huy, L. A., He, H., & Pham-Huy, C. (2008). Free radicals, antioxidants in disease and health. International journal of biomedical science : IJBS, 4(2), 89–96.
- Leong, X. F., Rais Mustafa, M., & Jaarin, K. (2013). Nigella sativa and Its Protective Role in Oxidative Stress and Hypertension. Evidence-based complementary and alternative medicine : eCAM, 2013, 120732.
- Burits, M., & Bucar, F. (2000). Antioxidant activity of Nigella sativa essential oil. Phytotherapy research : PTR, 14(5), 323–328
- Sahebkar, A., Beccuti, G., Simental-Mendía, L. E., Nobili, V., & Bo, S. (2016). Nigella sativa (black seed) effects on plasma lipid concentrations in humans: A systematic review and meta-analysis of randomized placebo-controlled trials. Pharmacological research, 106, 37–50.
- Badar, A., Kaatabi, H., Bamosa, A., Al-Elq, A., Abou-Hozaifa, B., Lebda, F., Alkhadra, A., & Al-Almaie, S. (2017). Effect of Nigella sativa supplementation over a one-year period on lipid levels, blood pressure and heart rate in type-2 diabetic patients receiving oral hypoglycemic agents: nonrandomized clinical trial. Annals of Saudi medicine, 37(1), 56–63.
- Kaatabi, H., Bamosa, A. O., Lebda, F. M., Al Elq, A. H., & Al-Sultan, A. I. (2012). Favorable impact of Nigella sativa seeds on lipid profile in type 2 diabetic patients. Journal of family & community medicine, 19(3), 155–161.
- El-Mahdy, M. A., Zhu, Q., Wang, Q. E., Wani, G., & Wani, A. A. (2005). Thymoquinone induces apoptosis through activation of caspase-8 and mitochondrial events in p53-null myeloblastic leukemia HL-60 cells. International journal of cancer, 117(3), 409–417.
- Farah, I. O., & Begum, R. A. (2003). Effect of Nigella sativa (N. sativa L.) and oxidative stress on the survival pattern of MCF-7 breast cancer cells. Biomedical sciences instrumentation, 39, 359–364.
- Khan et al. (2011). Anticancer Activities of Nigella sativa (Black Cumin). Afr J Tradit Complement Altern Med. 8(S):226-232.
- Rafati, S., Niakan, M., & Naseri, M. (2014). Anti-microbial effect of Nigella sativa seed extract against staphylococcal skin Infection. Medical journal of the Islamic Republic of Iran, 28, 42.
- Emeka, L. B., Emeka, P. M., & Khan, T. M. (2015). Antimicrobial activity of Nigella sativa L. seed oil against multi-drug resistant Staphylococcus aureus isolated from diabetic wounds. Pakistan journal of pharmaceutical sciences, 28(6), 1985–1990.
- Hannan, A., Saleem, S., Chaudhary, S., Barkaat, M., & Arshad, M. U. (2008). Anti bacterial activity of Nigella sativa against clinical isolates of methicillin resistant Staphylococcus aureus. Journal of Ayub Medical College, Abbottabad : JAMC, 20(3), 72–74.
- Morsi N. M. (2000). Antimicrobial effect of crude extracts of Nigella sativa on multiple antibiotics-resistant bacteria. Acta microbiologica Polonica, 49(1), 63–74.
- Hunter P. (2012). The inflammation theory of disease. The growing realization that chronic inflammation is crucial in many diseases opens new avenues for treatment. EMBO reports, 13(11), 968–970.
- Hadi, V., Kheirouri, S., Alizadeh, M., Khabbazi, A., & Hosseini, H. (2016). Effects of Nigella sativa oil extract on inflammatory cytokine response and oxidative stress status in patients with rheumatoid arthritis: a randomized, double-blind, placebo-controlled clinical trial. Avicenna journal of phytomedicine, 6(1), 34–43.
- Noor, N. A., Fahmy, H. M., Mohammed, F. F., Elsayed, A. A., & Radwan, N. M. (2015). Nigella sativa amliorates inflammation and demyelination in the experimental autoimmune encephalomyelitis-induced Wistar rats. International journal of clinical and experimental pathology, 8(6), 6269–6286.
- Chehl, N., Chipitsyna, G., Gong, Q., Yeo, C. J., & Arafat, H. A. (2009). Anti-inflammatory effects of the Nigella sativa seed extract, thymoquinone, in pancreatic cancer cells. HPB : the official journal of the International Hepato Pancreato Biliary Association, 11(5), 373–381.
- Al-Ghasham, A., Ata, H. S., El-Deep, S., Meki, A. R., & Shehada, S. (2008). Study of protective effect of date and nigella sativa on aflatoxin b(1) toxicity. International journal of health sciences, 2(2), 26–44.
- Yildiz, F., Coban, S., Terzi, A., Ates, M., Aksoy, N., Cakir, H., Ocak, A. R., & Bitiren, M. (2008). Nigella sativa relieves the deleterious effects of ischemia reperfusion injury on liver. World journal of gastroenterology, 14(33), 5204–5209.
- Mollazadeh, H., & Hosseinzadeh, H. (2014). The protective effect of Nigella sativa against liver injury: a review. Iranian journal of basic medical sciences, 17(12), 958–966.
- Daryabeygi-Khotbehsara, R., Golzarand, M., Ghaffari, M. P., & Djafarian, K. (2017). Nigella sativa improves glucose homeostasis and serum lipids in type 2 diabetes: A systematic review and meta-analysis. Complementary therapies in medicine, 35, 6–13.
- Bamosa, A. O., Kaatabi, H., Lebdaa, F. M., Elq, A. M., & Al-Sultanb, A. (2010). Effect of Nigella sativa seeds on the glycemic control of patients with type 2 diabetes mellitus. Indian journal of physiology and pharmacology, 54(4), 344–354.
- Bukhari, M. H., Khalil, J., Qamar, S., Qamar, Z., Zahid, M., Ansari, N., & Bakhshi, I. M. (2011). Comparative gastroprotective effects of natural honey, Nigella sativa and cimetidine against acetylsalicylic acid induced gastric ulcer in albino rats. Journal of the College of Physicians and Surgeons–Pakistan : JCPSP, 21(3), 151–156.
- Kanter, M., Demir, H., Karakaya, C., & Ozbek, H. (2005). Gastroprotective activity of Nigella sativa L oil and its constituent, thymoquinone against acute alcohol-induced gastric mucosal injury in rats. World journal of gastroenterology, 11(42), 6662–6666.
- Steinmann, A., Schätzle, M., Agathos, M., & Breit, R. (1997). Allergic contact dermatitis from black cumin (Nigella sativa) oil after topical use. Contact dermatitis, 36(5), 268–269.
- Muralidharan-Chari, V., Kim, J., Abuawad, A., Naeem, M., Cui, H., & Mousa, S. A. (2016). Thymoquinone Modulates Blood Coagulation in Vitro via Its Effects on Inflammatory and Coagulation Pathways. International journal of molecular sciences, 17(4), 474.
- Salarinia, R., Rakhshandeh, H., Oliaee, D., Gul Ghasemi, S., & Ghorbani, A. (2016). Safety evaluation of Phytovagex, a pessary formulation of Nigella sativa, on pregnant rats. Avicenna journal of phytomedicine, 6(1), 117–123.
- Aqel, M., & Shaheen, R. (1996). Effects of the volatile oil of Nigella sativa seeds on the uterine smooth muscle of rat and guinea pig. Journal of ethnopharmacology, 52(1), 23–26.