Tabiat Eczanesinden Şifalı Bir Meyve
Hurma
İnsanlara bahşedilen değerli bir meyve olarak, Kuran’ı Kerim’in yirmiden fazla ayetinde hurmadan bahsedilmektedir. Hurmanın sağlığımız üzerinde birçok faydalı etkileri bulunmaktadır. Bu etkilerle alakalı sayısız bilimsel araştırma yapılmıştır. Bu makalede hurmanın beslenmedeki önemine ve sağlığımıza ne faydalar sağladığına işaret edilecektir.
Hurmanın besin değeri yüksektir
Hurma, birçok sağlık etkisi olan bir meyvedir. Besin değeri yüksektir. Kurutulduğu için kalori içeriği çoğu taze meyveden daha yüksektir. 100 gram hurmada 277 kalori, 75 gram karbonhidrat, 7 gram lif, 2 gram protein, günlük ihtiyacımızın %20’si kadar potasyum, %14’ü kadar magnezyum, %18’i kadar bakır, %15’i kadar manganez, %5’i kadar demir, %12’si kadar B6 vitamini bulunur. Hurmanın antioksidan içeriği de yüksektir.
Hurma lif açısından zengindir
Yeterli lif almak genel sağlığımız için önemlidir. Lif, kabızlığı önleyerek sindirim sistemine fayda sağlar. Dışkı oluşumuna katkıda bulunarak düzenli bağırsak hareketlerini destekler. Bir araştırmada, 21 gün boyunca günde 7 hurma tüketen 21 kişinin, hurma yemedikleri zamana kıyasla dışkı sıklığında iyileşmeler görüldü ve bağırsak hareketlerinde önemli bir artış sağlandı. Ayrıca hurmadaki lif, kan şekerinin kontrol altında tutulması için faydalı olabilir. Lif, sindirimi yavaşlatır ve yemekten sonra kan şekeri seviyelerinin aşırı yükselmesini önler. Bu nedenle hurma, belirli bir gıdayı yedikten sonra kan şekerinin ne kadar hızlı yükseldiğini gösteren düşük bir glisemik indekse (GI) sahiptir.
Hurmanın antioksidan özellikleri vardır
Antioksidanlar, hücrelerimizi zararlı reaksiyonlara neden olabilecek ve hastalığa yol açabilecek serbest radikallerden korur. İncir ve kuru erik gibi benzer meyve türleriyle karşılaştırıldığında, hurma en yüksek antioksidan içeriğine sahiptir. Hurmada bulunan güçlü üç antioksidandan birincisi flavonoidlerdir. Bunlar iltihabı azaltmaya yardımcı olan güçlü antioksidanlardır ve diyabet, Alzheimer hastalığı ve belirli kanser türlerinin riskini azaltma potansiyelleri vardır. İkincisi olan karotenoidlerin kalp sağlığını desteklediği kanıtlanmıştır ve ayrıca makula dejenerasyonu gibi gözle ilgili rahatsızlık riskini de azaltabilir. Üçüncüsü antiinflamatuar özellikleriyle bilinen fenolik asit olup, bu da kanser ve kalp hastalığı riskini azaltmaya yardımcıdır.
Hurma hafızayı güçlendirir ve Alzheimer hastalığını önler
Hurma beyin fonksiyonlarını iyileştirmeye yardımcı olabilir. Laboratuvar çalışmaları, beyindeki interlökin 6 (IL-6) gibi inflamatuar belirteçleri düşürmede hurmanın yararlı olduğunu göstermiştir. Yüksek IL-6 seviyeleri, Alzheimer gibi daha yüksek nörodejeneratif hastalık riski ile ilişkilidir. Buna ek olarak, hayvanlar üzerinde yapılan çalışmalar, beyinde plaklar oluşturabilen amiloid beta proteinlerinin aktivitesini azaltmada hurmanın yararlı olduğunu göstermiştir. Beyinde plaklar biriktiğinde, beyin hücreleri arasındaki iletişim bozulur ve bu da sonuçta beyin hücresi ölümüne ve Alzheimer hastalığına yol açar. Bir araştırma, hurma ile karıştırılmış yiyeceklerle beslenen farelerin, yemeyenlere kıyasla önemli ölçüde daha iyi hafıza ve öğrenme yeteneğinin yanı sıra kaygıyla ilgili davranışların daha az olduğunu göstermiştir. Hurmanın potansiyel beyin güçlendirici özellikleri, flavonoidler de dahil olmak üzere iltihabı azalttığı bilinen antioksidan içeriğine atfedilmiştir.
Hurma doğumu kolaylaştıran ideal bir meyvedir
Hurma, kadınlarda geç dönem doğumu teşvik etme ve kolaylaştırma potansiyeli açısından incelenmiştir. Hamileliğin son birkaç haftasında hurma yemek, servikal genişlemeyi teşvik eder ve indüklenmiş doğum ihtiyacını azaltır. Ayrıca doğurma süresini azaltmak için de yardımcı olur. Bir çalışmada, doğurma tarihinden 4 hafta önce günde 6 hurma tüketen 69 kadının, doğal doğum yapma olasılığı %20 daha fazlaydı ve yemeyenlere göre önemli ölçüde daha kısa sürede doğum yaptılar. 154 hamile kadın üzerinde yapılan başka bir araştırma, hurma yiyenlerin yemeyenlere kıyasla çok daha az uyarıldığını (indüksiyon) gösterdi. Üçüncü bir çalışma, hamileliğin 37. haftasından başlayarak günde 70-76 gram hurma tüketen 91 hamile kadında benzer sonuçlar buldu. Hurma yemeyenlere göre ortalama 4 saat daha çabuk aktif doğum yaptılar. Hurma yemek, doğumu teşvik etmeye ve doğum süresini azaltmaya yardımcı olmaktadır. Hurmanın hamilelikte oynadığı rol, muhtemelen oksitosin reseptörlerine bağlanan ve oksitosinin vücuttaki etkilerini taklit eden bileşiklerden kaynaklanmaktadır. Oksitosin, doğum sırasında doğum kasılmalarına neden olan bir hormondur. Ek olarak, hurma, kasılmaları kolaylaştırmaya yardımcı bileşikler olan tanenler içerir. Bu özelliklerinden olsa gerek, Meryem Sûresinin 25. Ayetinde bildirildiği üzere, doğum sancıları çeken Hz. Meryem’e Cenab-ı Hak tarafından “Hurma ağacını kendine doğru silkele ki sana taze hurma dökülsün.” buyurulmuş, böylece Hz. İsa’yı kolaylıkla doğurması için ona hurma yemesi ilham edilmiştir. Hurma ayrıca doğum sırasında enerji seviyelerini korumak için gerekli olan iyi bir doğal şeker ve kalori kaynağıdır.
Hurma mükemmel bir doğal tatlandırıcıdır
Hurmada, meyvelerde bulunan doğal bir şeker türü olan fruktoz vardır. Bu nedenle hurma çok tatlıdır. Sahip olduğu besinler, lifler ve antioksidanlar nedeniyle kristal beyaz şekere harika bir sağlıklı alternatif oluşturur. Hurmaların lif ve besin değeri yüksek olmasına rağmen, yine de kalorileri oldukça yüksek olduğu için ölçülü tüketilmelidir.
Hurma kemik erimesini önler
Hurma kemik sağlığı için de yararlıdır. Hurmada fosfor, potasyum, kalsiyum ve magnezyum gibi çeşitli mineraller vardır. Bunların tümü, osteoporoz gibi kemikle ilgili durumları önleme potansiyeline sahiptir.
Hurma diyabet yönetiminde faydalıdır
Hurma, düşük glisemik indeksi, lifi ve antioksidanları nedeniyle kan şekeri düzenlemesine yardımcı olur. Bu nedenle, hurma yemek diyabet yönetiminde fayda sağlayabilir. Hem besleyici hem de lezzetli olduğu için hurma kesinlikle diyete eklenmeye değer.
Hurma vücudumuzun savunma sistemini güçlendirir.
Doğal antioksidanlar, endojen (organizma tarafından sentezlenen) ya da ekzojen (dışarıdan besinlerle alınan) yapılardır. Fakat organizmanın doğal antioksidan üretimi yaş ilerledikçe azalır. Uzmanlar bu açığın kapatılabilmesi için bitkisel antioksidanların iyi bir alternatif olduğunu bilimsel olarak ispatlamışlardır. Epidemiyolojik ve klinik çalışmalar hurmada bulunan fenolik antioksidanların dejeneratif ve kronik hastalıkların şiddetini azalttıklarını ortaya koymuştur. Bu konuda yapılan o kadar çok araştırma vardır ki, uluslararası bilimsel saygınlığı olan Elsevier yayınevi, 2011’den itibaren Serbest Radikaller ve Antioksidanlar adlı bir bilimsel dergi neşretmeye başlamıştır.
Teknoloji, çevre kirliliği, radyasyon, tarım ilaçları, ağır metaller ve stres gibi birçok faktör insan vücudunda serbest radikallerin oluşumuna sebep olmaktadır. Serbest radikaller, vücut hücrelerini tahrip etmekte, bu da kalp damar hastalıkları, kanser, katarakt, diyabet, karaciğer tahribatı gibi pek çok hastalığa davetiye çıkarmaktadır. Bu hastalıklara çözüm getirmek öncelikle serbest radikallerin olumsuz etkilerini bertaraf etmek ve hastalıkların oluşumunu engellemekle gerçekleşebilir. İnsan vücudunda bunu engelleyebilecek antioksidan savunma sistemi mevcut olsa da karşılaşılan çevresel faktörler bu savunma direncini düşürmekte ve çoğu kez yetersiz bırakmaktadır. Zayıflayan antioksidan savunma sistemlerimizi hurma ile beslenerek güçlendirebiliriz.